G-M9FD6FL93W

Kış aylarında sağlıklı beslenme önerileri

Yayınlanma Tarihi : Google News
Kış aylarında sağlıklı beslenme önerileri

Kış mevsiminin gelmesiyle beraber bulaşıcı hastalıklarda
artışlar görünmeye başladı. Beslenmenizde yapacağınız ufak dokunuşlar ile Soğuk
algınlığı, grip hastalığı gibi hastalıklardan korunabilirsiniz.

 Şanlıurfa Balıklıgöl Devlet Hastanesi Diyetisyen Ahmet
Bozkuş,

Havaların soğuması ile birlikte kapalı ortamlarda daha
fazla vakit geçirilmekte, fiziksel aktivite yoğunluğunda azalma olmaktadır.
Bunun yanı sıra televizyon başında fazla zaman geçirilmesi ve besinlerin
atıştırılması gibi nedenlerden dolayı vücut ağırlığında istenmeyen yönde
değişiklikler kış mevsiminde artış göstermektedir.

 Bu durumdan kurtulmak için neler yapmak gerekir nasıl
beslenmek gerekir bugün bunlardan bahsedeceğiz.

 Kış aylarında en fazla rastladığımız olumsuz durumlardan
birisi enfeksiyon sebepli hastalıklardır. Bu hastalıklara yakalanmamak için
yeterli ve dengeli beslenmek çok önemlidir.

 Sağlıklı yemek tabağı olarak belirttiğimiz beş besin
grubunun bu dönemde yeterli ve dengeli alınması ile bu kışı hasta olmadan ve
kilolarımızı koruyarak geçirmek aslında çok kolaydır.

 Bu besin gruplarını hatırlamak gerekirse;

 1-süt ve süt ürünler

 2- et-tavuk-balık-yumurta

 3-tahıllar

 4-sebze

 5-meyve dir.

 Peki bu besin
gruplarından ne kadar yememiz gerekir.

Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği olan A ve C
vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin, havuç, brokoli, kabak, lahana,
karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan
portakal, mandalina, elma gibi meyvelerin tüketimi önemlidir.

E vitamini de bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde
etkilidir. Soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı vücut direncini
arttırmaktadır. E vitaminin iyi kaynakları yeşil yapraklı sebzeler, kuru
baklagiller ve fındık, ceviz gibi yağlı tohumlardır. Günlük olarak mevsimine
uygun 3 porsiyon sebzeve2 porsiyon meyve, 15-20 adet fındık (30 gr.) veya 5-6
adet ceviz (30gr) ve haftada 2-3 defa kurubaklagil (mercimek, kuru fasulye,
nohut) tüketilmelidir.

Bağışıklık sisteminde D vitamini de önemli rol
oynamaktadır. D vitamini güneş ışınlarıyla deri tarafından üretilen bir
vitamindir ve besinlerde pek fazla bulunmaz. Özellikle kış mevsimde havanın
güneşli olduğu zamanlarda mümkün olduğunca güneşten faydalanılmalıdır. Güneşten
faydalanmasının mümkün olmadığı hallerde besin desteği olarak D vitamini alınabilir.
Balık D vitamini, beyin fonksiyonlarının gelişimi için gerekli çoklu doymamış
yağ asitleri (Omega 3), kalsiyum, fosfor, selenyum, iyot mineralleri ve E
vitamini içerir. Bu nedenle kış aylarında haftada 2 kez (300g) balık
tüketilmedir.

Prebiyotik besinler, sebzeler (pırasa, yer elması, bamya,
enginar, kereviz, soğan, sarımsak, kuşkonmaz ) kurubaklagiller (nohut,
mercimek, fasulye), tam tahıllar (tam buğday, yulaf, arpa, kepekli pirinç),
yağlı tohumlar (ceviz, badem, fındık), meyveler (zeytin, muz, çilek, elma) ve
probiyotik ürünler kefir, yoğurt, ayran, boza, tarhana, şalgam suyu, turşular
(şalgam suyu ve turşu gibi çok tuzlu gıda tüketiminde yüksek tansiyon hastaları
dikkat etmelidirler) bağışıklık sistemini olumlu etkilerler.

Hareketsizlik nedeniyle artan sindirim problemlerinin
önlenmesinde posa içeriği yüksek kuru baklagillerin tüketilmesi (haftada 2-3
kez) önemlidir.

Vücut ısısını dengede tutabilmek için bol sıvı alımı
gerekmektedir. Yeterli sıvı alımı vücutta oluşan toksinlerin (zararlı öğeler) atılması,
vücut fonksiyonlarının düzenli çalışmasında, metabolizma dengesinin
sağlanmasında ve vücutta pek çok biyokimyasal reaksiyonun gerçekleşmesinde son
derece önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle, her gün 2-2.5 litre su içilmelidir.

Gıda güvenliğine dikkat
edilmelidir. Bu konuda DSÖ önerilerine göre sebze ve meyveler normal
durumlardaki gibi yıkanmalıdır. Dokunmadan önce eller su ve sabunla
yıkanmalıdır. Sonrasında özellikle çiğ yeneceklerse temiz su ile yıkanmalıdır.

Dünya Sağlık Örgütü alışverişler için önerileri ise şu
şekildedir: sosyal mesafe korunmalı, eller göz, ağız ve burna
dokundurulmamalıdır. Mümkünse ellerinizi market arabası veya sepetlerine
dokunmadan dezenfekte ediniz, Eve geldiğinizde ve aldıklarınızı yerleştirdikten
sonra elleriniz yıkayınız

Yemekleri pişirme yöntemlerinin de önemlidir. Özellikle
ızgara, haşlama, fırında, buğulama gibi sağlıklı yöntemlerle hazırlanan
yemekleri tercih edin. Kavrulmuş, kızartılmış ve tütsülenmiş yemekler tercih
edilmemelidir.

Düzenli fiziksel aktivite yapılması ve gün içerisinde en
az 20 dakika tempolu yürüyüşler yapmak immün sistem üzerine olumlu etkilidir.

BİHA